Atlas Dergisi deyince aklınıza ne geliyor?
Benim aklıma ilk gelenleri sayayım. Keşif, macera, seyahat, kültür, Karadeniz, milli parklarımız, Sarıkeçililer, Hasankeyf’e
sadakat, Cemal Gülas, Uğur Uluocak ve Turgut Tarhan. Beni en çok etkileyen ve aklımda kalan kelimeler bunlar.
Nasıl ki dağcılık salt bir spor dalı değilse, dağlarımız da sadece kayalıklardan oluşmuyor. Dağları var eden, onlara uyum
sağlayan bitki ve hayvan çeşitliliğiyle, yaylacılar ve yöre insanıyla, iklimiyle, jeomorfolojisiyle, mağaraları ve yeraltı
sularıyla beraber bütünsel bir bakış açısıyla bakabilirsek eğer, dağların gizemindeki perdeyi aralayabilir, hissedebilir ve
gelecek nesillerin buna şahitlik edebilmesi için onu nasıl koruyacağımızı bilebiliriz.
Atlas Dergisi bu bütünsel yaklaşımla yayınladığı nitelikli yazılarıyla “Doğa Kültürümüzün Yazılı Tarihi”ne aracılık ediyor.
1993 yılında yayın hayatına başlayan derginin günümüze kadar olan hemen hemen her sayısında “Dağcılık ve Dağlar” ile ilgili bir
yazı okuyabilmek mümkün. 2015 Yılı Mart ayı itibari ile toplamda 264 sayısı basıldı. Türkiye’nin dağlarıyla ilgili 300’ün
üzerinde yazı yazıldı.
Dağcılığa yeni başladığınızı ya da bilimsel bir araştırma yaptığınızı düşünün. Ya da sadece dağları doğayı seven birisi olun.
Yazıldığını, basıldığını bilmediğiniz bir konu hakkında nasıl fikir sahibi olabilirsiniz. Bu araştırmayı yapmasaydım eğer Cemal
Gülas’ın engin Karadeniz bilgisine, Uğur Uluocak’ın nitelikli dağcılık yazılarına, Turgut Tarhan’ın eşsiz doğa fotoğraflarına
nasıl ulaşabilecektim. Ülkemiz doğası ve kültürü hakkında farkındalık yaratan, onu anlatan, yazan, fotoğraflayan böyle bir
derginin varlığını hepimiz için bir şans olarak görüyorum.
Dağcılığa başladıktan sonra ne zaman bir kitapçıya girsem mutlaka dergi bölümüne gidip acaba bu sayısında dağcılıkla ilgili bir
yazı var mı diye Atlas Dergisi’ne bakardım. Poşetinin arkasındaki kapak fotoğrafına, kapaktaki yazılarına ve sırt kısmındaki
yazılara hızlıca bir göz gezdirirdim. İlgimi çeken bir yazı varsa almaya çalışırdım. Cebimde param olmadığı zamanlar ise,
Ankara’daki Dost Kitabevi’nde poşeti açıp yazıyı okuyup usulca tekrar paketleyip koyardım yerine. Öğrencilik halleri işte. Her
yılın Ocak ya da Şubat aylarında özellikle giderdim kitapçılara çünkü bazen geçmiş yılın ya da yılların sayılarını bir CD- DVD
şeklinde o ayın sayısının yanında ücretsiz verirdi Atlas Dergisi. Nitekim derginin 2013 Nisan ayındaki 20. Yıl sayısında
inanılmaz bir şey yaptılar ve son 20 yılın sayılarını dijital ortamda iki DVD şeklinde bedelsiz olarak verdiler.
Ne zamandır DVD’lere göz atmak istiyordum ama alıp kitaplığıma koyduğum her kitap gibi unutup gitmiştim onları da. Ta ki birkaç
ay evvel dagdelisi.wordpress.com blog yazarı Ali Değer Özbakır’ın "National Geographic Türkiye arşivindeki dağ ve dağcılık yazıları” adlı makalesini okuyana kadar. Ali, bu
yazısında National Geographic dergisinin verdiği 12 yıllık DVD arşivindeki dağcılık konulu makalelerin bir listesini
hazırlamıştı. Daha yazının başlığını okur okumaz aklımdan geçen ilk şey Atlas Dergisi’nin yazılarının da hazırlanması gerektiği
oldu. Ali bunu da yapsa ne güzel olurdu. Her şeyi başkasından bekleme anlayışı, tüketim toplumumuzun beni de esir almaya
başladığının işaretiydi. Bunun üzerine kolları sıvadım ve elimdeki DVD’lere göz gezdirmeye başladım.
Verilen emeğe şaşmamak elde değil doğrusu. Cemal Gülas, Uğur Uluocak, Mehmet Gülbiz, Hakan Öge, Özcan Yüksek, Gökhan Türe,
Yıldırım Güngör, Cüneyt Oğuztüzün, Turgut Tarhan, İskender Iğdır gibi yazar ve fotoğrafçılarla çok nitelikli bir ekibin
yazılarını okumak hem çok keyif verici hem de aydınlatıcı idi.
İskender Iğdır, Uğur Uluocak, Mehmet Gülbiz ve Gökhan Türe gibi Türkiye’nin en iyi yazarlarının sanki bir zaman makinesindeymiş
gibi doğup, büyüyüp, göç edişini izlemek hüzün verici idi. Yazdıkları ve yaşantıları ile ülkemizin tarihine bıraktıkları izler
eminim nesilden nesile aktarılacaktır.
Atlas Dergisi’nin dağcılık ve tırmanış konulu yazılarının bibliyografyasını oluştururken yöntem olarak, Ali’nin yazısında belirttiği
gibi kullanıcılara yol gösterecek aşağıdaki bilgileri temel aldım.
Sıra, Sayı, Yıl, Başlık, Sayfa, Yazı/Fotoğraflar, Konu (eğer başlıkta açıkça yazmıyorsa)
Sonuç olarak; dağlar, dağcılık, dağ insanları, jeomorfoloji gibi iç içe geçmiş bu örgüyü sadece dağcılık özelinde çözmeye
çalışırken oldukça zorlandım. Bu özelde kimi yazıları dağcılığa dahil ettim, kimilerini ise bu listeye eklemedim. Aldığım
kriter dağcılığın sportif yönü ve dağ kültürü konulu yazılar idi. Ve toplamda ortaya 300’den fazla haber ve makale çıktı.
Atlas Dergisi Dağcılık ve
Tırmanış Konulu Yazılar Bibliyografyası [pdf]
Notlar
• Yirmi yılın sayılarının olduğu DVD’lerin taramaları 2006 yılına kadar flash formatında kaydedilmiş. Bu yıla kadar DVD’lerde
arama özelliği bulunmuyor. Tarama çözünürlükleri de ne yazık ki oldukça düşük.
• DVD’lerde 2006 yılına kadar “arama özelliği” bulunmadığı için toplamda 30.000’den fazla sayfayı tek tek inceledim.
• 2006 yılından sonra taramalar yüksek çözünürlüklü olarak, jpg formatında yapılmış ve arama özelliği eklenmiş. DVD ve basılı
dergi arasındaki sayfa numaraları çoğu zaman farklılık göstermektedir. Basılı dergide görünen sayfa numaralarını
değerlendirmeye almaya çalıştım.
• 2013 – 2015 yılları arasındaki sayıların çoğu elimde olmadığı için; taramayı dijitalmecmua.com sitesindeki Atlas dergilerinin
indeksine göre yaptım. Bu nedenle bu yılların sayılarında bilgi eksikliği olabilir.
• 1993 – 2015 yılları arasında Dağcılık ve Tırmanış konulu yazılardan 18’i kapak yazısı olmuş.
• Atlas Dergisi’nin 2000 – 2014 Şubat arasında yayın editörlüğünü yapan Özcan Yüksek Atlas Dergisi’nin çekirdek ekibiyle Ekim
2014’ten beri Magma dergisini hazırlamaktadır.
• Atlas her yıl Şubat sayısında İskender Iğdır ve Mehmet Gülbiz’i, Temmuz ayında ise Uğur Uluocak’ı anmaya devam ediyor. Atlas
demek aynı zamanda SADAKAT demek.
• Bu bibliyografyanın ortaya çıkmasında zihnimde bir ışık yakan sevgili Ali Değer Özbakır’a teşekkürlerimi sunarım.
• Dilerim Türkiye’de dağcılık ve tırmanış konulu yapılan tüm bilimsel araştırmaları tek bir kaynakta toplama ve onlara ulaşma
imkanımız olur. Bibliyografyanın yeni okuyucularla buluşması ve bilimsel araştırmalara kaynaklık etmesi dileğiyle…
Dağlarla
kalın Yazar:
Oktay SALUR
|